İNSAN VE HAYATI
İnsan hayatta hep bir şeylere bağlanmak zorunda kalır. Bu bazen eşya bazen de insan olur. Ama çoğu zaman ikisi birlikte olur. Ama son zamanlarda para her şeyi anlamlandırmaya başlamış gibi.
İnsanlar ilk hayata adım attıklarında, ilk iş çabuk büyüme isteği olur. Sonra çocukluk özlenir. Çocukluğumuzu özlemeye başladığımızda, işte o zaman yaşadığımız hayat, istediğimiz gibi yaşanmamaya başlanmıştır. Ama bu özlem uzun sürmez çünkü insan bu acıya fazla dayanamaz yine kendini bir şeye bağlamaya ihtiyaci hisseder. Bu duyguyu ilk başta para ile halledeceğini düşünür. Bunun için eşek gibi çalışmaya başlar. Tabi bunun yanında insana da bağlanma ihtiyacı duyar. İkisini birlikte yürütmek için elinden gelen her şeyi yapar ve başarır. Ama birden boşluğa düştüğünün farkına varır, yine çocukluğunu özlemeye başlar.
Kazandığı parayı har vurup harman savurur. Belli bir zamandan sonra bundan da sıkılmaya başlar ve yine aynı boşluğa düşer.
Bu boşluğu, hayatının düzensizliğine bağlar. Bir düzen kurmak için evlenmeye karar verir. Bunun için maddi durum gerek. Bunun için bu sefer eşek gibi çalışmaya başlar ve düzeni kurar. İlk aylarda hayatının boşluğunu doldurduğunu düşünür. Hevesle çalışır. Araba, ev almak için var gücü ile çalışmaya başlarlar eşi ile birlikte ve bunu da başarırlar. İkisi birlikte boşluğa düşer bu sefer.
Yavaş yavaş aile kavgaları başlar. Birbirlerinden sıkılmakta cabası tabi. Çocukluk günleri özlenir. Niye evlendim der ikisi de kendi kendine. Sonra çare çocuk yapmada bulunur.
Çocuğun doğumu ile birlikte yine sevinç ve heyecan başlar. Çocuk büyüdükçe elbiseymiş, mamaymış, eğitimiymiş vb. şeylerle birlikte daha fazla kavgalar olmaya başlar kendi aralarında. Çünkü çocuk büyütmek çok zor bir sorumluluktur.
Böyle böyle zaman geçer çocuklar büyür ve onlar aynı yolu takip etmeye başlamışlardır. Hepsini evlendirip tek başlarına kalırlar.
Yine aynı boşluk hissedilir ve “Keşke yirmili yaşlarda olsaydım. Hayatta bu hayatı yaşamazdım” der. Ama yine dünya ya gelse yine aynı hayatı yaşardı. Çünkü biz insanlar olarak daha önce çizilen yollardan yürümeyi çok seviyoruz. Yeni yol çizmek bize acı veriyor. Tabi bizde acı çekmeyi sevmeyiz. Niye sevelim ki demi!!!
Yeni yol çizmek mi daha fazla acı verir?? Yoksa böyle bir hayat mı??
Yorumlar
Yorum Gönder